Wednesday, April 29, 2015

Türkiye’de zeytin-zeytinyağı sektörünün içinde bulunduğu açmaz

 

Mustafa Alhat, şöyle diyor:

“Zeytinyağında iki farklı yol var. "İtalyan modeli" yani geleneksel çiftçilik ve yağa işleme prosesinin prome edildiği ve bunun karşılığını ödeyebilecek zengin kesimi hedefleyen yani lüks tüketim objesi zeytinyağı diğer yol ise "İspanyol modeli" dediğimiz sık dikilmiş zeytinlikler yoğun tarım ve teknoloji uygulandığı için birim maliyeti daha ucuz olan ve orta direğin de zeytinyağı kullanabilmesini hedeflemiş zeytinyağcılık.

Bizim ülke yetiştiricilik ve değirmencilik olarak İtalya'ya benziyor, ama iş satışa gelince İspanya ile yarışmak durumunda kalıyor. Yani pahalıya mal edip, ucuza satmak da adı konmamış bir "Türk modeli " olmuş.

Toplantılarda veya yazışma ortamlarında hep şu söylenir;
"Türkiye ne İtalyadır ne de İspanya... Türkiye kendi modelini yaratmalıdır."

Çok güzel bir söylem.

Bu söylemin içini nasıl doldurabiliriz? Türk çiftçisi Türk sanayicisi nasıl bir yol haritası çizmelidir?”


İşte bu soruların cevabı bulunduğu zaman yol alabileceğiz.